Sendikacılık ‘Erdem’ dir

Diyanet-Sen bu tür sendikacılık yapanların muhatabı olmadığını kamu oyuna beyan eder.

---

Öncelikle Türkiye’nin 81 ilinde şube başkanları olan, 955 ilçesinde temsilciliği bulunan Diyanet-Sen  Din görevlilerinin haklarını korumak, onların daha verimli, aynı zamanda yaptıkları görev hasebiyle Türkiye’de değerler topluluğunu oluşturmayı kendisine şiar edinmiştir. Yapılan çalışmalarda , topluma , daha  faydalı olmanın yollarını araştırma gibi bir görev üstlenmiştir. Bu örgütlü yapının tek hedefi  Diyanet camiası içerisinde bulunan Din görevlilerimizle yürüdüğümüz  bu yolda, daha  başarılı olmak adınadır. Fakat,  bazı kesimlerin amir- memur statüsünü, emir veren, kişilik, hak  ve insanı değerlerini hiçe sayan bazı kişiler tarafından, hor görülmekte, hakaret boyutuna kadar gitmektedir.

Diyanet-Sen olarak il müftülüklerimizin bütün çalışanlarına karşı eşit mesafede olmalarını  ve dinimizin emrettiği adalet kavramı çerçevesinde  hareket  etmelerinin  en doğru idarecilik olacağını  her zaman ifade etmekteyiz.

Adıyaman Şube başkanımız Emin Emin Çil ,Adıyaman il ve ilçe müftülük personelinin %95 teveccühünü kazanan, Adıyaman’da kişiliğiyle, beyefendiliğiyle  ve adil sendikal anlayışıyla örnek gösterilen  bir şube başkanımızdır. Durum böyle iken, sözde sendikacılık  yapanlar  ve puslu  hava yaratıp  kirli zihniyetlerle  bu olaylardan nemalanmak isteyen, sendikamız  ve Adıyaman Şube Başkanımız Emin Çil ile ilgili mümine yakışmayan, seviyesiz, karanlık düşünceli  sözde sendikacıları kınıyoruz.

Gözlerinde perde olanlara  gerçeği  ne kadar  anlatırsanız anlatın  göremezler. Onların iftiraları  ve hırsları gözlerini kör etmiştir. Derdi ülkesi olmayan, derdi üyesi olmayan, hakka  ve halka hizmetten uzak durup sadece bencilliklerinin kurbanı olanlar 70 bin üyesi bulunan gönüllerin sendikası Diyanet-Sen’in hizmetlerini görmezden gelerek beslendikleri fitne  tohumlarını yeşertme gayretinde olanlar hedeflerine ulaşamayacaktır.

Büyük bir aile olan bu camia içerisinde, bir kavga  var hemen kendimize pay çıkaralım edalarına kapılan, başarılarımızı sahiplenmek isteyen, kazanımlarımızı, yaptıklarımıza;  ‘zaten bizde istemiştik’ pişkinliğiyle sendikacılık  yapmaya çalışan, derdi üyesi olmayan, derdi değerler olmayan, derdi ümmetin  davası olmayan,  sadece kırmalardan, kırdırmalardan kendine pay çıkaran, oturduğu yerde yalan haber üreten sendikacıların toplumun faydasına olan olaylarda değil, kavga ve gürültülerle beslenen, puslu havalarla beslenen  ve ümmetinin  birlik ve beraberliğini hiçe sayanlar, meyve veren ağaç taşlanır misali   her zaman var olacaktır.

Diyanet-Sen kurulduğu ilk günden bu güne Değerlerin, hakkın  hukukun sözde değil özde temsilcisidir. Bu  hakkı, kendilerine  veren 70 bin üyenin hadimi olan Diyanet-Sen’in örgütlü yapısında Devletine sevdalı olan Din görevlilerinin icazeti vardır. Bu hakkın hak ve kul nazarında bedeli vardır. İdareye yaranmak için çalışan, çalışanlarını hiçe sayan, sadece kişisel çıkarlarını düşünen , verdiği sözde durmasını bilmeyen  sözüm ona sendikacı diye geçinenlerle  hiçbir surette muhatap olmazken, söz konusu sözde sendikalar  sendikamız mensupları için kirli faaliyetler yürütmektedir. Diyanet-Sen bu tür sendikacılık  yapanların muhatabı olmadığını kamu oyuna beyan eder.

DIYANET SEN GENEL MERKEZI