29 Ekim, asırlar boyu hür ve bağımsız yaşamayı varlığının temel ilkesi bilmiş milletimizin birlik ve bütünlük içinde yaşama kararlılığını ortaya koymuştur.

Bu gün İstiklal Marşı’nın kabulünün 99. yıl dönümü. Bu gün, TBMM’de alkışlarla ve gözyaşları ile dinlenen Merhum Mehmet Akif Ersoy’un “Kahraman Ordumuz’a” ithaf ettiği, milli duygularımızın en güzel şekilde ifade edildiği ve Merhum Akif’in “Allah bu millete bir daha istiklal marşı yazdırmayı nasip etmesin” diyerek duygularını dile getirdiği bir dönemde yazılan eşsiz Milli Marşımız’ın kabul günü.

Tevhidi kanıyla kurtaran, tarihe bile sığmadığı için ebediyete taşınan, vurulup yatarken meleklerin tertemiz alınlarından öptüğü ecdadımız, İslâm’ı boğmak, vatanımızı işgal, milletimizi esir etmek isteyen emperyalistlere karşı gösterdiği insanüstü direnişle, sadece tarihin şanlı sayfalarında altın harflerle yerini almakla kalmamış, gelecek nesillere üzerinde onurla yaşayacakları bir vatan armağan etmiştir.

15 Temmuz 2016, ülkemizi işgal etmek isteyen emperyalist güçlerin içimizden devşirdikleri hain kuklalar eliyle bağımsızlığımıza darbe vurmak, birliğimizi tarumar etmek, tarihsel misyonumuza son vermek için yaptığı kalkışmanın milletin güçlü iradesi sayesinde bozguna uğratıldığı tarihî bir gündür.

Memur-Sen Konfederasyonu, 15 Temmuz şanlı direnişinin 4’üncü yıldönümünde o gece darbecilerin hedefi olan Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne yürüdü. Pandemi tedbirlerine uyularak gerçekleştirilen yürüyüşte şehitleri temsilen meşaleler taşındı. Yürüyüşün ardından Ankara Emniyeti önünde gerçekleştirilen basın açıklaması ile darbe girişimi bir kez daha kınandı, milli iradenin destekçisi olunacağı mesajı verildi.

Dünyanın en zorlu coğrafyasında yaşamanın kendine has bir misyonu ve tarihî sorumlulukları vardır. Bu topraklarda, özgürlüğü tek seçenek hâline getirmiş, bağımsızlığa meftun, mazlumlara umut olup merhametle kucak açan, zalimlere cesaretle ve metanetle karşı duranlar ancak var olabilirler. Bizi tarih sahnesinde büyük kılan, her şartta tarihe yön veren kahramanlar çıkaran, vesayeti cumhurun iradesiyle tasfiye, esareti şanlı direnişlerle tarihe gömen,...

1992 yılı, 25 Şubat’ı 26 Şubat’a bağlayan gece kardeş Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmak üzere 613 savunmasız Azerbaycan Türkü kardeşimiz Ermeni askerlerinin saldırıları sonucunda vahşice katledildi. Bu vahşetten 76’sı çocuk 487 kişi ağır yaralı olarak kurtuldu, Ermenilerin esir aldığı 1.275 kişinin 150’sinden bir daha haber alınamadı.

Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Ali Güldemir Milli Piyango’nun Çanakkale Deniz Zaferi’nin 106. Yıl dönümü nedeniyle 18 Mart’ta özel çekiliş yapmasını sert bir dille eleştirerek “Yüzbinlerce Mehmetçiğin bu vatan uğruna, istikbalimiz, bayrağımız uğruna şehit düştüğü bir günü piyango kumarıyla kirletmeye kimsenin hakkı yok” dedi.

Emperyalist devletlerin güç birliği hâlinde yok etmek istedikleri milletimizin, istiklali için verdiği kurtuluş mücadelesinin amacını, ilkelerini, ruhunu ve felsefesini yansıtan İstiklal Marşımızın Meclis’te “millî marş” olarak kabul edilişinin 100. yılını idrak ediyoruz. İstiklal Marşımızın yüzüncü yılının TBMM tarafından “İstiklal Marşı Yılı” olarak ilan edilmesi anlamlı bir karar olmuştur.

106. yıl dönümünü idrak ettiğimiz Çanakkale Deniz Zaferi, birleşmiş Batılı emperyalist ülkelerin, inancın ve azmin karşısında aldığı darbenin destansı mücadelesi ve tarihi bir dönüm noktasıdır.

15 Temmuz “işgal” girişiminin üzerinden tam beş yıl geçti. O gecenin adil şahitleri olarak bugünden geriye baktığımızda eğer o gece aziz millet gövdesini siper edip darbeyi engellememiş olsaydı ülkemizin dolayısıyla bu ülkenin yerlilerinin başına neler gelebileceğini daha net bir şekilde görebiliyoruz artık.

Tarihimiz, ecdadımızın uğrunda büyük bedeller ödeyerek kazandığı destansı zaferlerle doludur. 30 Ağustos, millet olarak zulme direnmenin, ezelden beri esarete karşı çıkmanın adı; kadim tarihimizde müstesna bir yeri olan önemli zaferlerden biridir.

Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor! Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker! Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.

Bayramlar insani ve dini güzelliklerin birlikte yaşandığı, birlik, beraberlik, sevgi ve saygının güzel örneklerinin sergilendiği, toplumun bütün kesimlerinin birbiriyle kaynaştığı paylaşma ve dayanışma günleridir.

İstanbul’un fethi hem hazırlıkları, hem fetih süreci, hem de sonuçları itibariyle muhteşem bir zaferdir. Daha önce defalarca kuşatılmasına rağmen alınamayan İstanbul, Fatih Sultan Mehmet öncülüğündeki Osmanlı ordusu tarafından karadan ve denizden 53 gün süren kuşatma sonucu fethedilmiş, tarihin akışı değişmiştir. Bin yılı aşkın süren Bizans İmparatorluğu yıkılmış ve yeni bir çağ başlamıştır. İşte tarihimizin en büyük zaferi olan...

15 Temmuz 2016, ülkemizi işgal etmek isteyen emperyalist güçlerin içimizden devşirdikleri hain kuklalar eliyle bağımsızlığımıza darbe vurmak, birliğimizi tarumar etmek, tarihsel misyonumuza son vermek için yaptığı kalkışmanın milletin güçlü iradesi sayesinde bozguna uğratıldığı tarihî bir gündür.

İstiklal ve İstikbal uğruna verilen destansı mücadeleler ve elde edilen zaferler, aziz milletimizin özgürlük ve bağımsızlık aşkını gösteren nişanelerdir. Bu nişaneler tarihte ilmek ilmek örülmüş ve nesilden nesile taşınmıştır. Çünkü tarih hafızadır ve bu hafıza parlak zaferlerle ışıldar. 

Cumhuriyet; bin yıllık devlet geleneğinin dal budak salarak güncellenmesidir. Emperyalist ve sömürgeci Batılı ülkelerin yok etmek hedefiyle giriştikleri devletin küllerinden yeniden doğuşudur. Bu kutlu doğum, aziz milletimizin canını ve malını hiçe sayan varoluş savaşıyla elde edilmiş eşsiz zaferin müşahhas halidir. 29 Ekim, milletimizin her zorlu koşulda devleti ayakta tutmak için malıyla canıyla ortaya çıkma iradesini göstermesidir. Direniş ve diriliştir.

İskilipli Atıf Hoca, vefatının 97. yılında Çorum'un İskilip ilçesindeki kabri başında dualarla yad edildi.

Diyanet-Sen Kadınlar Komisyonu Kahramanmaraş merkezli meydana gelen deprem sonrası hayatını kaybeden ve depremden etkilenler için hatim ve dua programı düzenledi. Online olarak gerçekleştirilen programa Diyanet-Sen Genel Başkanı Ali Yıldız, Kadınlar Komisyonu Başkanı İlknur Karabulut ve komisyon üyeleri ile şube kadınlar komisyonu başkanları ile Memur-Sen’e bağlı sendikaların kadın komisyonu başkan ve üyeleri katıldı.

Tarihimize altın harflerle yazdığımız Çanakkale Zaferi’nin 108. yıl dönümünü kutluyoruz. Binlerce vatan evladının kanları ile yazdığı bu destanı aynı ruh, şuur ve inançla idrak ediyoruz.

19 Mayıs, yedi düvel olarak isimlendirilen dönemin emperyal güçlerine karşı Anadolu’da vatanını savunmak için harekete geçmiş olan milletimizin direnişini organize etmeleri için Anadolu’ya gönderilen Mustafa Kemal ve arkadaşlarının başlattıkları mücadelenin de zafer ve hürriyetle neticelendiği büyük mücadelenin miladıdır. 19 Mayıs’ta alevlenen direniş ruhu; haçlılar karşısında Kılıçarslan’ın mücadele ruhunun, Ahi Evran’da tecessüm eden...

İstanbul, dünyanın kalbi, merkezi ve başkentidir. Fatih Sultan Mehmet’in öncülüğünde şanlı Osmanlı ordusu, Hazreti Peygamberimizin müjdesine nail olarak dünyanın kalbini fethetmiştir. İki kıtanın buluşma noktası, bu güzel beldenin kalbi 570 yıldır İslam ile atıyor. O müstesna fethi kutluyor, idrak ediyoruz.

15 Temmuz 2016, ülkemizi işgal etmek isteyen emperyalist güçlerin içimizden devşirdikleri hain kuklalar eliyle bağımsızlığımıza darbe vurmak, birliğimizi tarumar etmek, tarihsel misyonumuza son vermek için yaptığı kalkışmanın milletin güçlü iradesi sayesinde bozguna uğratıldığı tarihî bir gündür.

Diyanet-Sen Genel Başkanı Ali Yıldız, KKTC’de bir imamın yaz Kur’an Kursu’nda çocuklara Kur’an öğrettiği için polis tarafından tutuklanmasını şiddetle kınadığını belirterek “49 yıl önce Kıbrıs Barış Harekatı ile Türk askeri adayı Yunan işgalinden kurtardı ancak laiklik adı altında yapılan  dinsizlik baskısından halen kurtaramadık” dedi.

Malazgirt Anadolu’nun kapılarını açan ışıltılı ve büyük zaferlerimizden birisidir. Başkomutanlık Meydan Muharebesi ise, Anadolu’ya göz diken emperyalistlere vurulmuş esaslı bir darbe. Bu iki zafer, milletin emperyalist güçlere geçit vermeyeceğinin, şartlar ne kadar kötü, imkân ne kadar kısıtlı olursa olsun Anadolu’ya uzanan elin kırılacağının, Anadolu’dan vazgeçilemeyeceğinin dosta düşmana ilan edilmesidir. Malazgirt, Anadolu’nun kalıcı olarak...

Cumhuriyet’in 100. yılını kutluyoruz. Uzun süren savaşlarda yorgun düşen Anadolu tıpkı bir Anka kuşu gibi küllerinden doğmuş, kutlu bir ruhla dirilmiş ve düşman için büyük ve unutulmaz bir azaba dönüşmüştür. Türkiye, Osmanlı Devletinin devamı olarak, Batılı emperyalist ülkelerin işgaline karşı verilen büyük istiklal mücadelenin sonucunda, düşmanın vatan topraklarından sökülüp atılmasıyla kurulmuş, Cumhuriyet de Kurtuluş Savaşı’ndaki...

Bu gün İstiklal Marşımız’ın kabulünün 103. yıl dönümü. Bu gün, TBMM’de alkışlarla ve gözyaşları ile dinlenen Merhum Mehmet Akif Ersoy’un “Kahraman Ordumuz’a” ithaf ettiği, milli duygularımızın en güzel şekilde ifade edildiği ve Merhum Akif’in “Allah bu millete bir daha istiklal marşı yazdırmasın” diyerek duygularını dile getirdiği bir dönemde yazılan eşsiz Milli Marşımız’ın kabul günü.

Yaşamak için değil, yaşatmak için savaştılar. Geri dönmek için değil ölmek için gittiler. 'İnsanoğlu'na ait bu en yüksek duygu Çanakkale Ruhudur. Milletimizin kahramanlık destanı Çanakkale Savaşı’nı zaferle sonuçlandıran bu ruhu 109. yıldönümünde yeniden anlamak ve değerlendirmek durumundayız.

Ramazan Bayramı Ramazan’da ibadetle, sabırla, kazanılan güzel hasletlerin sevinç ve mutluluğudur. İşte Ramazan bayramı bu sevinç ve mutluluğu içimizde hissederek tüm gönüllere, tüm evlere yaymak için güzel bir fırsattır.

15 Temmuz, uluslararası vesayet odaklarının birliğimizi ve beraberliğimizi bozarak Türkiye’yi hizaya getirmek istediği darbe ve işgal girişiminin adıdır. Bu amaca ulaşmak için milletimizi oluşturdukları kaosa hapsetmeye ve vatan topraklarını işgale açık hale getirmeye çalıştılar. Amaçlarına ulaşmak için önceki darbelerde olduğu gibi içerideki maşalarını harekete geçirdiler. Devletin kurum ve kuruluşlarına sızdı kökü okyanus ötesindeki terör örgütü...

Malazgirt Savaşı ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi tarihimizin en kritik mücadelelerindendir. Malazgirt Anadolu’nun kapılarının açılmasını sağlayan müstesna bir zafer. Başkomutanlık ise, Anadolu’yu işgal etmek için harekete geçen emperyalist Avrupa’nın bir kez daha durdurulduğu onurlu bir zafer. Ecdadın bizlere bıraktığı bu iki abidevi zafer, şartlar ne olursa olsun Anadolu’dan asla vazgeçilmeyeceğinin, şehit kanlarıyla vurulmuş İslam mührünün vatan...

Filistin’e Destek Platformu’nun, Katil İsrail’in Gazze soykırımının 365. gününde 81 ilde gerçekleştirdiği mitingde Katil İsrail’e lanet yağdı. İstanbul’da Üsküdar Meydanı’nda gerçekleştirilen mitinge katılan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Tarihin hiçbir döneminde ve dünyanın başka hiçbir yerinde katilin, soykırımcının bu kadar desteklendiği başka örnek yoktur” dedi.

Bu gün İstiklal Marşı’nın kabulünün 104.. yıl dönümü. Bu gün, TBMM’de alkışlarla ve gözyaşları ile dinlenen Merhum Mehmet Akif Ersoy’un “Kahraman Ordumuz’a” ithaf ettiği, milli duygularımızın en güzel şekilde ifade edildiği ve Merhum Akif’in “Allah bu millete bir daha istiklal marşı yazdırmayı nasip etmesin” diyerek duygularını dile getirdiği bir dönemde yazılan eşsiz Milli Marşımız’ın kabul günü.

Tarihte eşine az rastlanır kahramanlık destanlarından biri olan Çanakkale Zaferi, Kurtuluş Savaşı’nın ve Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yolda çok önemli bir kilometre taşıdır. Çanakkale Zaferi, tarihten silinmek istenen bir milletin bütün yokluk ve imkânsızlıklarına rağmen vatanını yüksek bir ruh ve şuurla canı pahasına nasıl savunduğunu gösteren bir mücadele destanı olarak insanlık tarihinde çok özel bir yere sahiptir. 

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 105. yıl dönümünü, büyük bir onur ve gururla idrak ediyoruz. Milletimizin varlık mücadelesi verdiği o zorlu dönemde, Meclis’in açılışı istiklal ve istikbal yolunda atılan en büyük adım, milli mücadelenin dönüm noktası olmuştur. Anadolu’nun bağrından doğan bu direniş ruhu, milletimizin imanla yoğrulmuş kararlılığını tüm dünyaya ilan etmiştir.